8 Kasım 2010 Pazartesi

sorular mimlenmişti, iki dudak arasında paketlendiler. görülmedi böylesi..
ya çıkacaktı ağızdan, ya yutulucaktı, ya da ağızda çürüyecektiler!
onlar sorulmayı beklediler, dilin altına yığıldılar, görülmedi böylesi!
kimi çıktı ağızdan, kimi yutuldu, kimiyse ağızda çürük şimdi...

soruldu da ne oldu?
bulunmuşmudur cevabı?
cevaplarını kendi bulmaya terkedildiler!
-görülmedi böylesi-
-ya yutulunalar unutuldu mu? dedi mi birisi,
cevabını bilse de duymak istiyor gibiydi..
yutan sustu,
zaten kimse dinlemediğindendir ki belli;
sadece sustu!
içinden konuştu ama:
-yuttuklarının olduğu yerden!-
geriye kalanlarsa ağızda yara..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder