28 Nisan 2011 Perşembe

.

İnsanlar ikiye ayrılırlar; hayatın bir anlamı olduğuna inananlar ve bir anlamı olmadığını bilenler. Hayatlarının birer anlamı olduğunu zannedenleri ise bunun ne olduğu hakkında bir fikri olanlar ve bunun ne olduğunu arayanlar olarak ayırabiliriz. İşte o 'arayışı' hayatlarının bir parçası haline getirmiş olanlar için hayat bir yoldur. Kimi için anlam bedeninden büyük bir yerlerdedir, birkaç bedendedir mesela, ailededir yahut mahallesinde, toprağında ya da vatanında... Kimi için o anlam o kadar küçülmüştür ki artık kendi içinde bir yerlerde kaybolmuştur. her nasıl olursa olsun, anlam kayıptır onlar için, zamanı kaybetmek kanıksanmıştır, mutluluk ise teknik olarak bir aldatmacadır. ancak yine de gerçeği bilmek mutlu etmez adamı...

13 Nisan 2011 Çarşamba

kaybedilecek olana ağıt

Bir edip şiiri,
edepsiz bir hayatı anlatan,
bir edip şiiri.
okuyabilmek hala mümkünken hani,
o şiirin yazıldığı anı hayal edebilmek,
- ki muhtemelen denize bakıp, balık tutmaya çalışan insanlara yazılmıştır-
çünkü en edepsiz edip şiirleri, kaybetmek üzerine yazılmıştır.
ama hayat anlamsızdır.
bu kadar anlamsızlığın içinde,
kaybetmenin anlamını,
kaybetmeden sorgulamak,
ne çeşit bir ağıttır?
ki ben insansam,
geleceği tezahür etmeye çalışan tek varlığım,
ama geleceği de bilemem oysa hiçbir zaman.
yine de bir ağıt içimde,
gözümün önünde eriyip gidene mi,
kendime mi,
elimizde kalan,
acının tezahür meselesi...